Ödül teşvik edici , ceza ise caydırıcı olarak bilinir. Genellikle tüm eğitim sistemlerinde bu ikili hep vardır. Dozu iyi ayarlandığı zaman öğrenmeyi olumlu yönde etkilerler. Peki ama dozu nasıl ayarlanmalıdır? Ödül ve ceza nasıl uygulanmalıdırlar?
Yüce Yaratıcı “Benim rahmetim,gazabımı kuşatmıştır.” buyuruyor. Yani ödül vermem, bağışlamam cezalarımdan daha fazladır diyor. Hal böyleyken öğretmenlerin cezayı daha çok tercih etmeleri ,dozun iyi ayarlanamaması anlamına gelmez mi? Bu açıdan ödül sınıf yönetiminde de hep önde olmalıdır. Öğrencilerin derse katılmaları,sorulara verdikleri cevaplar,ödevlerini zamanında yapmaları,derste orijinal açıklamalar yapmaları vb. tüm davranışlar ödüllendirilmelidir.
Ödüllendirmeler sözlü notu ile yapılabileceği gibi takdir ifade eden güzel sözlerle de yapılabilirler. Bu tür ifadeler onların iç dünyalarında olumlu değişmeler meydana getirir.
Okuduğum lisede kimya öğretmenim basit bir soruya verdiğim cevap sonunda “Aslında sen zeki bir öğrencisin” demişti. Bu sözler beni o kadar etkiledi ki vasat bir öğrenci olduğum halde kimya derslerine çok çalışarak sınıf birincisi oldum. Lisenin edebiyat kolundan mezun olmama rağmen, üniversite sınavlarında kimya öğretmenliğini tercih ettim ve şu anda da kimya öğretmeni olarak hayatımı sürdürüyorum.
Cezalandırmaya gelince,fiziksel şiddet kullanmak,dersten kovmak,ağır ve rencide edici söz söylemek,not ile cezalandırma yapmak zaten yanlıştır.Asla da kullanılmamalıdır. Her öğrencinin bir onuru vardır. Öğretmen olmak,bizlere onların onurlarını kırma hakkını vermez. Ancak az da olsa dersin ciddiyetini sağlama adına başvurulabilecek ceza yöntemleri vardır. Bu yöntemlerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz.
Dersi dinlemeyen ve çok konuşan öğrencinize “Bu dersin sonunda konunun özetini sen yapacaksın” denilebilir. Mahcup olmamak için kalan kısmı iyi takip edecektir.
Derse sürekli hazırlıksız gelen defteri,kitabı yanında olmayan öğrenciler genellikle problemli öğrencilerdir. Bu öğrencilere derste ceza vermek yine hatalı olur. Onlara “Sizinle dersten sonra özel görüşmek istiyorum” deyin ve mutlaka ders çıkışında onlara sevgiyle yaklaşarak niçin böyle davrandıklarını sorun. Problemlerini dinleyin onlardan olumlu davranışlar beklediğinizi belirtin. Yine düzelme olmuyorsa öğrencilerin rehber danışman öğretmenle-rine problemi iletin.
Öğrenci kendisine yöneltilen bir soruyu bilemeyebilir. Zaten bir öğrenciye istek dışı soru yöneltmek hatalıdır cezayı da gerektirmez. Fakat her soruya parmak kaldıran ancak her seferinde de hatalı cevap veren çok konuşan öğrencileri de rencide etmeden, atasözleri vb. hikmetli sözlerle uyarabilirsiniz. Düşünmek ve yerinde konuşmanın önemini anlatabilirsiniz. Bu tür öğrenciler belki de sizi çok sevdikleri için böyle davranıyor olabilirler.