::Örnek bir olay::
Atatürk Lisesinde dördüncü ders zili çalarken, Matematik öğretmeni derse girer. Bütün öğrenciler ayaktadır. Bir bölümü kendi aralarında yüksek sesle tartışmakta, bir başka bölümü uyuklamakta ya da birbirlerini kovalamaktadır. Sınıfta öğretmen masası sıralar başta olmak üzere tam bir düzensizlik ve dağınıklık gözlenmektedir.
Öğretmen haydi yerlerinize oturun derse başlacağız diye seslendiğinde, öğrencilerin bir bölümü kayıtsız bir biçimde yerlerine oturmak için yavaş hareketlerde bulunurken, diğerleri aralarındaki tartışmayı ses tonlarını biraz düşürerek sürdürmektedir
Öğretmen tekrar seslenir haydi çocuklar yerlerinize oturun ve lütfen sessiz olun O sırada bazı öğrenciler şşşt sessiz olun. Öğretmen geldi gibi sözlerle gürültü etmeye devam eden arkadaşlarını uyarmaya çalışmaktadır. Bütün öğrencilerin yerlerine oturması, yoklamanın yapılması ve sonuç olarak derse başlaması 40 dakikalık ders süresinin 15 dakikasını alır. Ancak ders başladığında bazı öğrenciler dalgın dalgın pencereden dışarı bakmaktadır. Bazıları ise çoktan gündüz düşlerine dalmıştır. Öğretmen sadece derse katılmaya istekli olan 5-6 öğrenci ile dersi tamamlar. Teneffüs zilinin çalması, öğrencilerin büyük çoğunluğu için özlenen ve beklenen bir haberin müjdecisidir.