Düzenlilik: Kurallı olmayı,bir işi yapmanın bir yoluna alışkanlığı,böylece öğrenilene odaklanmayı getirir.
Değişkenlik: Öğrencinin dikkatini çeker,birörnekliğin sıkıcılığından kurtarır,merak-ilgi uyandırır, yeni öğrenme yolları, ilişkileri verir.3 İlişki düzeni politikası, sınıf düzeninin tehlikede, çalışma alışkanlıklarının henüz yerleşmemiş olduğu durumlarda düzenliliğe; ortamın yumuşak, öğrencilerin bilgili ve hazır olduğu durumlarda değişkenliğe kayabilir bir esneklikte seçilmelidir. Her durumda sınıf etkinliklerinde hem kararlılık, hem değişkenlik yer almalı, bunların dengesinin değişmesinde yukarıda sayılan durumlardaki farklılıklar gözetilmelidir.
Düzenlilikten ayrılma, amaçlardan, kaynak kullanımında akılcılıktan uzaklaşmayı; değişkenlikten ayrılma, öğrenci yaratıcılığından ve girişimci amaçlardan yararlanamamayı getirir.4 Sınıftaki ilişki yapısı ve sınıfın sosyal ortamı oluşturulurken,değişik örgütsel örneklemeler kullanılabilir. Bunlar, görev yönelimli ve yarışma yönelimli olarak gruplanabileceği gibi, ‘işbirlikçi ‘, ‘yarışmacı’ , ‘bireysel’ olarak da gruplanabilir.
İşbirlikçi öğrenme tipindeki örgütlenişlerde, öğretim dikkatle düzenlenip planlanmışsa, öğrenciler sonuçtan sorumlu tutulmuşsa, iyi bir grup ödül sistemi kurulmuşsa, başarı olumlu etkilenmektedir.5 Öğrenciler, bu öğrenme gruplarında, sorun konu üzerinde birlikte çalışırlar, yeterlilik düzeyi ne olursa olsun, herkes etkinlikler katılır, ortak amaçlar doğrultusunda küçük gruplar halinde yardımlaşarak öğrenilir. İşbirlikçi öğrenmede öğrenciler grubun amaç ve işlerini belirlemede, değişik çözümleri değerlendirmede öğretmen tarafından cesaretlendirilir. Bu örgütlenme biçiminde, sınıf çalışmaları düzensizliğe kayabilir, ama öğrencilerin sosyal becerileri, yaratıcılığı, karar verme güçleri gelişir.
Yarışmacı öğrenme tipindeki örgütleniş, bireysel başarı ve yetkinliği vurgular, diğer öğrencilerle karşılaştırıcı bir değerlendirme sistemi kullanır, işbirlikçi öğrenmede, değerlendirme ölçütü amaçlar iken, yarışmacıda bu diğer öğrencilere yönelir.6 Yarışma güvensizlik yaratır, oysa insanın başkalarına, özellikle de arkadaşlarına güvenme gereksinimi vardır. Yarışmacı ortam çoğu zaman ancak üst yetenek düzeyindeki birkaç öğrenciyi güdüler, bu yarışı kazanamayacağını gören çoğunluk yarıştan ve sınıf etkinliklerinden kopar. Yarışmacı düzende bu işi kimler en önce yapacak sözü yerine, şu sürede, bu işin şu kadarını yapanlar şu ödülü alacak, yapmaya çalışmayanlar ise şu görevlerle karşılaşacak demek, bu düzenin olumsuzluklarını azaltabilir.
Öğretmen, sınıf yapısını ve yönetim sistemini öğrencilerin açıkça anlamasını sağlamalıdır. Bu yapılmazsa, uygulamalar öğrencilere sıkıcı gelebilir, başarısızlıkla sonuçlanabilir. Bu durumlar da sınıf sorunlarının kaynağını oluşturur.